kalemi kağıdı ve okunmayan yazımı bir kenara bırakıyorum saygımdan
uğur cankoçak ölmüş, tanıyan herkesin başı sağolsun
çok üzüldüm ama daha çok babamın bu kadar üzülmesi dokundu...
bilgisayarın başına oturmuş onunla ilgili bir yazı yazıyordu
ben tam anlamıyla bacak kadarken hatırlarım gelirlerdi
sabahlara kadar konuşurlardı, o zamanlar çok büyüklerdi
iki sene önce görmüştüm en son bir açılışta, bastonuyla
neden bilmem gidememiştim, o bacak kadar şimdi kazık kadar oldu demeye
diyorum ya, neden bilmem çok üzüldüm öldüğüne, ve babama...

.

.

bu template domain hosting kod olayından dehşet sıkıldım
bir süre böyle püfür püfür esecek buralar
sitenin alına moruna gelende gelmesin zaten
tek üzüntüm linkler gitti, geri de getirmeyeceğim düzelene kadar
düzelmesi ne demek daha bilmiyorum ama gün gelir onu da öğrenirim
yeşillenir buralar...

kaç dedin?

telefonum çaldı, bilmediğim bir sabit telefon, karşıdan arıyorlar
-alo?
-ev telefonun kaç?
-mahmut jale 277
ve telefon kapandı ben önce kim olduğunu anlamaya çalıştım ki tanıyordum arayanı
ama daha sonra farkettim ki ben ev diye anne kişinin ev telefonunu vermiştim
hemen telefona sarıldım ama tabi açan yok, iki dakika sonra ev telefonu çaldı
birisi gülüyor, anne kişinin alo'suna "röareeeeğğğrr" ile cevap vermiş arkadaşım
anne kişi "buyrun" demiş, arkadaşım "kudra?" demiş, "annesiyim" cevabıyla susuvermiş
tabi arkadaşım başlamış "özür dilerim, işteyim, çok sıkıldım" diye
anne kişi alışık, sideeffect'in arkadaşları arardı eskiden
anne kişinin alo'suna karşılık "olm mnakodumun nerdesin?" derlerdi
topla sonra toplayabilirsen...
sonra bir durum kontrolu yapmak icin anne kişiyi aradım
gülüyor ne yapsın, "ne özürü yahu, günüm güzel geçiyor" dedi
ve ben bunu anlatırken yine gülmekten boğuluyordum
ha bir de yeni araba kullanmaya başlayan bir arkadaş parkederken arkadaki arabaya çarpmış
korkmuş ve arabdan inip ve ona "gel,gel" yapmakta olan arkadaşını oracıkta bırakıp kaçmış
bir de buna gülmüştüm demin, nasıl bir gündür bugün tam çözemedim
.

süper fantastik iett

eğer sabahki ders için uykumdan feragat edebilseydim olayın bir parçası olabilirdim
ama ben uykuyu seçtim her tük genci gibi ve olayın sadece bir dinleyeni olabildim
dün gece aldığım talihsiz bir haberin üstüne başka bir telefon konuşmasında
gülmekten boğazım düğümlendi bu olayı anlatırken, ve tabi helal olsun...
beşiktaştan 30M ye binen bir arkadaş anlattı dün bu olayı;
sabah otobüse binmiş, bir kaç durak sonra 25-26 sında bir tikky'cik taze'cik
otobüse binerken otobüs kaymış hafiften, yani tam durmamamış
her iniş ve binişte olası durumlardan biridir bu, neyse yorum katmayayım şimdilik
bu taze'cik başlamış bağırmaya söylenmeye, derken hızını alamamış şöförün
tam arkasına oturup devam etmiş söylenmeye; yok efendim cahilmiş
işini bilmiyormuş canını ona teslim ediyormuş gak guk veee kader anı gelmiş
sabahın sekiz sularında kendi halinde bir otobüs şöförüne bunu yaparsan ne olur?
adam sağa çekmiş, kontağı kapatmış, "madem çok biliyorsun sen kullan" demiş
anahtarları vermiş kıza ve inmiş otobüsten bu da yetmemiş fantastik şöföre
karşı istikamete giden bir otobüse binmiş ve gitmiş... ehueheuheuehuehuehueh
gerisi daha da güzel, tabi bindiği otobüs biraz ilerde durmuş,
30Mden yolcular inmiş şöförü ikna etmeye çalışmış, sabahın körü işe yetişicez vs diye
otobüste kalan yolcular da canım taze'cike bağırmaya başlamışlar
sonra şöför gelmiş ve taze'cik otobüsten inip ağlamaya başlamış
rööoorrgghh!!! keşke orda olsaydım diyorum hala...
.

serbest okuma formları

bu sitede
sol ile herşeyi yapabilirsiniz, sağ ile hiç bir şey olmaz
mousetan bahsediyorum yahu
.

alt benliğimde bir salak yatıyor, uyandırmayın!

yine gülerek uyandım, daha ne isteyeyim değil mi?
ama güldüğüm şeyin anlamsızlığı bu mutluluğa ket vuruyor efendim
buñuel ödevinden sonra kendimi dali&buñuel arkadaşlığına yakın hissediyorum
yanımıza bir de lorca aldık mı herhal okeye dördüncü ararız
.

hani bunny suicides vardı ya işte görünce aklıma geldi;
.

.

God Loves His Children

bizde siya bunu çok söylerdi, dilimize dolanmıştı zamanında
sabah bu yapışkan havada yine ödev bastırmaya gittim
bastırdım spirallettim "mis gibi mis" dedim eve yollandım
yolda bir kadın şöför aksi istikamete koşarak girdi ve el kol yaptı bir de
neyse yürümeye devam ettim taa ki o muhteşem "evreka" anına kadar
ödev mis gibiydi ama adım nerdeydi? yoktu tabi ki, şalter? yine attı tabi
lanetli bir ödev olduğuna bir kez daha kanaat getirdim ve derin bi nefes aldım
şimdi buraya kadar eğitici öğretici bişi veremediğim için çok üzgünüm
isterseniz son dakika golüne bir bakın;
mahmut copy center'dayken bir kız daldı içeri işte acelem var gak guk dedi
sarışın bir hatun, piercingler filan falan... dosyası spirallendi, kız para çıkardı
ve işte o an herkes durdu, çünkü kızın tırnakları 6 ya da 7 santimdi
kalın, ucu kıvrılmış ve koyu sarı... saat sabahın on bir buçuğu
ve benim gördüğüm şey 5 adet kafam kadar tırnak
tabi işin daha eğlenceli kısmı olayı anlattığım arkadaşımın ilk sorusuydu;
"pornocu muymuş?"
.